Salı, Ağustos 19, 2008

süleymaniye,

büyük usta mimar sinan'ın kalfalık eserim dediği Süleymaniye'nin şifreleriyle tanışalım.Süleymaniye Camii, Kanuni Sultan Süleyman tarafından imparatorluğun gücünü ve görkemini göstermek adına inşa ettirildi. Bugörev, tarihin en büyük ustası Mimarbaşı Sinan'a verildi. Camii vekülliyesi 7 senede bitirildi. Ancak 7 yıllık bu uzun süre Kanuni'nin canını sıkmıştı. Sinan'ın yapıyı neden bir türlü açmadığını
anlamamıştı. O sırada her taraftan da dedikodular yağmaya başladıSultan'a. 'Sinan caminin ortasında oturuyor ve nargile tüttürüyor'dediler Muhteşem Süleyman'a. Kanuni durumu kendi gözleriyle görmek için bir ikindi vakti Süleymaniye'ye gitti.Muhteşem yapının içine girdiğinde Sinan tam da söylendiği gibi caminin ortasında oturmuş nargilesini tüttürmekteydi. Sultan
gözlerine inanamadı. Tok sesiyle ve bütün haşmetiyle ''Bu ne iştir Mimarbaşi'' diye haykırdı. Oysa Mimar Sinan'ın içtiği nargilede tömbeki yoktu. İçtiği sadece suydu. Usta mimar, nargilenin fokurtularını dinleyerek caminin akustiğini ölçmeye çalışıyordu.Mihraptaki imamın sesini, aynı oranda bütün camiye nasıl ulaştıracağını hesaplıyordu. Bunun için Anadolu'nun değişik köşelerinden 65 tane dev turşu küpü getirtti. Bu küpleri içleri boş,ağızları dışarıya gelecek şekilde kubbenin eteklerine dizdirdi.Amacına ulaşmıştı Mimarbaşı. Sesi, yüzlerce metrekarelik mekanın herköşesine, en iyi şekilde yaymayı başarmıştı.Mimar Sinan yapının içine bir de hava koridoru inşa etti.Elektriğin henüz bulunmadığı o yıllarda, Süleymaniye 275 dev kandille aydınlatılıyordu. Sinan, bu kandillerden çıkan is camiye zarar vermesin ve cemaati rahatsız etmesin diye orta kapının üzerine küçük bir odacık yaptırdı. Binanın değişik köşelerine açtığı oyuklardan giren islerin bu odada toplanmasını sağladı.Ve adına da İs Odası denilen bu bölmenin içine özel bir nemlendirme sistemi kurdu Sinan.Odada toplanan islerden, dönemin en kaliteli mürekkebini damıttı.Süleymaniye'nin duvarlarında gördüğünüz o muhteşem kalem işleri,yazılar, süslemeler, caminin kandillerinden çıkan isten damıtılan o mürekkeple yapıldı.bunlar günümüzden 458yıl öncesinin bilimiyle, teknolojisiyle yapıldı.Hani oyuklar var ya isin bir odada toplanmasını sağlayan, hava akımını içeri alan. Dışarıya çıkıp o iki
oyuktan içeriye baktığınızda, birinden caminin içindeki Allah,diğerinden ise Muhammed yazılı dev levhaları görürsünüz. Ayrıca Süleymaniye'nin hangi köşesini, hangi duvarını, hangi açısını ölçerseniz ölçün, sayısal olarak karşınıza Allah kelimesinin ve katlarının çıktığını görürsünüz. Alın işte size sırlarla,şifrelerle dolu bir mabet.(gelen maillerimden)

1 yorum:

nevbahar01 dedi ki...

ya Rab ne mutlu bize ki böyle değerli şahsiyetlerin yetiştiği topraklarda yaşıyoruz. değerini bilmeyi ,örnek almayı ve daha nice mimarbaşıların yetişmesini nasip et. amin...