Çarşamba, Kasım 30, 2011

koca bir neyse yorgunluğunun ardından..



'Neyse' demek iyidir, 'bu da geçer' demek gibidir, geçmez, herkes bilir geçmediğini, geçmiş gibi yapılır.

Bazen 'gibi yapmak' da iyidir, bazen öyledir, bazen geçer, hiçbir zaman geçmez.

insan 'neyse' demeye başladığında, 'ne sabahtır bu mavilik ne akşam' duygusunun da, yavaş yavaş ondan geçtiğini kabul etmeye de başlamış demektir. İkindinin akşam alacası dediğimiz o garip vakte değdiği yerdedir.

Hiçbir şey 'neyse' demenin niye bunca dokunaklı olduğunu o ıssızlık anı kadar iyi anlatamaz.

Sizin de 'neyse' demekten, 'peki' demekten yorulduğunuz olmuyor mu? 'Neyse' demenin, sanki her şeyi, herkesi, hayatı bağışlıyormuş gibi görünen, oysa unutmaktan, sineye çekmekten, uzaklaşmaktan başka bir şey olmayan kolaycılığı ağır gelmiyor mu?

İnsan, ne kendini bağışlıyor gerçekte, ne de bir başkası gibi gelen hayatı, yalnızca unutmayı seçiyor.

Unutma!

Unutarak yaşayabilirsin diyor, içimizde varsa bir ses, belki de yaşarsan unutursun.

Unutarak yaşamak: 'Neyse' demek mi? Her şeyi unutmak, kendini de unutmak için.

Geri alıyorum söylediğimi, 'neyse' demek 'Bu da geçer ya hu' demek değil, kimse beni hatırlamasın, ben kendimi çoktan unuttum demek.Çok yorgunum hatırlamaktan demek, belki de başka hiçbir şey dememek.

Attila İlhan'ın dediği gibi: "İnsan bir akşamüstü ansızın yorulur/ tutsak ustura ağzında yaşamaktan" demek.

yazı da yorar bazen insanı, 'neyse' diye yazmak bile ağır gelir, kelimeler eline gelmez olur,Yalnızca yazı mı, şiir de yorar, şiir de yorulur, hiç başlanmamış, yarım kalmış şiirlerden söz etmiyorum, onlara heves yetmemiştir ya da heves o kadardır. Şu tamamlanmış gibi duran şiirler de bazen 'neyse' yorgunluğunu taşır.

Tomris Uyar'ın unutulmaz hikâyesi 'Metal Yorgunluğu'nu okuduysanız, beni daha iyi anlarsınız. Uçakların yorgunluğunu anlatmak için kullanılan bu deyimden, insanın düşmesini, kelimelerin düşmesini de anlayabilirsiniz. Metal yorgunluğu sürtünmeden kaynaklanıyorsa, insanın yorgunluğu da karşılaşmaktan, çarpışmaktan, kelimelerin yorgunluğu, insanın acısını alır diye, ağır cümlelere, dizelere bir teselli olarak yerleştirilmekten neden kaynaklanmasın?

'Neyse' diye başlayan bir yazı ne anlatabilir? 'Neyse' diye bir yazıyı okuyan bunda ne bulabilir? 'Neyse' diye yazan, yazmış bulunmakla kurtulabilir mi bu duygudan?

'Neyse' diye yazmanın ne faydası var?

insan hatırlamaktan, hatırlatmaktan yorulur.

İnsan bazen en çok kendinden yorulur!(alıntı)

işte uzun zamandır yazmayışımın ardındaki asıl sebep bu olsa gerek~~