bugün güzellikleri yazmak istiyor canım,ne zamandır o kasvetli,(paranoyak demek daha doğru bi parça belkide)halimin esiri olmuş ümitsiz cümleler kurmaktaydım,hatta hiç yazasım bile gelmiyordu,aslında eşimle,tamamen ailevi bazı sıkıntılarımızı konuşmayı beceremeyip,içimizde hıncımızı biriktirmemizden kaynaklanıyordu bu halimin sebebi,
bizim evde ortalık soğuyunca kavga çıkmaz hiç,bunu demişmiydim daha önce hatırlamıyorum,ama uzun bi sessizlik basar evi,bir nefes aldığımızı hissederiz,birde arada gözümüze birbirimizin asık suratı ilişir,hemen başımızı başka yöne çevirir,çocuk gibi davranışlar sergileriz,beraber yemeğe oturmayız,gözlerimizi kapatıp uyuyo numarası felan yaparız gibi :)
işte geçenlerde biras benim aşırı hassaslığım,biras eşiminde eşref saatlerinin bitimine denk gelmesi diyelim,ne derseniz işte,şeytana pirim verdik iki üç gün kadar(bu arada şeytanın en sevdiği şeylerden biride eşlerin arasının bozuk olmasıymış,aklımada gelmişken atlamıyim,siz siz olun iyi geçinin eşinizle)
velhasıl birikenlerin diyetini yine benim gözyaşlarım ödedi,faturayı ağlayarak ödedim,hesap kapandı, ve şimdi yeniden sıfırlanmış kilometre ayarlarıyla devam ediyoruz hayata:)
farkediyorum çoğu zaman kendimizle ilgili konuşurken savunma sperleri oluşturuyoruz biz.başka çiftlerdede varmı bilmem ama kendimize sakladığımız halimizin bi parça meydana dökülüşünün rahatsızlığı belkide,yada ruhumuz daha bütünüyle olgunlaşamadığından,incitici sözler gerçekten kırıyor bi yanlarımızı kalbimizde,ve bizde bir adım geri çekip kendimizi,yüzeyselleşiyoruz gibi,yani ögrünen bu bizim manzarada,
geçen yıl gittiğimiz bir seminerde aile ve evlilik uzmanı konuşmacının anlattığı gerçek bir hikaye vardı muhtemelen yazmışımdır bi parça eski yazılara,ama hatırlamak hiçte fena olmaz aklımıza gelmişken.
(bir ege kasabasında röpürtaj yapan televizyon programcısının sorular yönelttiği teyzenin evlilik üzerine kurduğu cümleler de gizlenen gerçekler.
**TVP:televizyon programcısı / T:teyze..)
TVP: kırkbeş senelik evlisiniz ve aranız çok iyi amcayla,şimdiki evlilikler kırkbeş gün sonra çatırdamaya başlıyo,bunun bi sırrı varmı,şimdiki gençlere ne söylemek istersiniz?
T:oğlum,şimdiki gençler eş seçerken dört dörtlük insan arıyolar,ama unuttukları bişey var ki dört dörtlük kimse yok şu hayatta,
dört üçlüğünü bulursan takkeni göğe atçen,
dört ikiliğine denk gelirsen,hayatın deh çüş der gibi bir ileri bir geri geçip gidecek,
amma dört birliğinede düştünmü aha işte o zamanda cehennemin stajını bu dünyada yapcen,orada eziyetleri görünce,ben bunları biyerden hatırlıyodum dersin,demiş.
konuşmacı uzman bu kıssayı şöyle bağlamıştı,dikkat ederseniz teyzenin standartlarında dört dörtlük insan olmadığı gibi dört sıfırlık kimsede yok.
bencede bunu hatırlayarak yaşarsak birçok neden ve niye diye başlayan cümlelerimiz cevap bulacak gibi içimizde.
velhasıl huzur dolu bir yuva istediğim sadece kendimede sizlerede :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder