Çarşamba, Haziran 24, 2009

can dündardan kendi evliliğine dair bir yazı.

>>>Evlilik, inanmadigim halde içerisinde 17 seneyi bitirdigim bir kurum benim için..
>>>17 senede (abartmiyorum) 40 çift arkadasimin son verdigi kurum ayni zamanda da...
>>>Evliligimin bu kadar uzun sürmesinin gizi belkide kuruma inanmamaktan geçiyor.
>>>Evliligi toplumun dayattigi sekilde yasamamaktan...
>>>Nedir bu dayatmalar?
>>>Erkegin muhakkak kadindan yasça büyük olmasi, egitim seviyesinin erkegin lehine yada en azindan esit olmasi bunlarin sadece ikisi...
>>>Olmaz, yürümez diyor toplum... Erkek yasça büyük olmali ki,kadina "hot" dediginde oturmali kadin...Yada yumusatiyorlar; efendim kadin erkekten önce çöktügü için (hani dogum felan) küçük olmaliymis yasi...
>>>Egitimde de böyle.. Kadinin çok okumusu bilmis olurmus, evde kalmakmis layiki....
>>>ESiM BENDEN 2 YAS BÜYÜK; ne "hot" dememe gerek kaldi 17 senede, ne de benden önce çöktü...
>>>Yillar içinde ben yaslandikça o gençlesti, "oo Can bey kapmisiniz çitiri" esprilerine muhatap dahi oldum.
>>>ESiM 3 ÜNiVERSiTE BiTiRDi; ben bi taneyi 9 senede bitirdim..
>>>Ne o bana bilmislik tasladi, ne ben ona ezik baktim... >
>>Kulaga gelen müzik tekse de, onu olusturan notalar farklidir der,Halil Cibran...
>>>Bunu unutmadik biz. Ben konusurken o dinledi, Ben dinlerken o konustu 17 sene.
>>>O öfkeliyken ben, ben öfkeliyken o "haklisin bitanem..." dedik,öfke bitip firtina duruldugunda "ama bi de böyle düsün" de dedik fikrimizi savunurken. >>>Farkli insanlar olarak görmedik birbirimizi, ayni amaç için savasan neferlerdik bu hayatta...
>>>Asla bilmedik ne kadar para kazandigimizi, ortak cüzdanimizdan gerektigi kadar aldik..
>>>Ne kadar çalarsa çalsin masanin üstünde telefon, kim bu saatte arayan karsi cins diye sorgulamadik da ama...
>>>Sevginin en büyük dostuydu bizim için "güven"... Ve güvenin ardina saklanmis bir "saygi" vardi daima...
>>>Ne kavgalar, ne badireler atlattik 17 senede...
>>>Eee ülkeler neler gördü, biz çekirdek aile mi sütliman yasayacaktik... >>>Öyle bir girdik ki birbirimize, ben ilk kez odamin disinda yattim bi gece, misafir odasinda...
>>>Gece yarisi kapi açildi, esim "ne yapiyosun burda?" diye sordu kapinin esiginden,"uyuyorum" dedim buz gibi bi sesle...
>>>Gitti, gelmesi 1 dakikasini almisti elinde yastikla... "kay yana" dedi daracik yatakta."ne yapiyosun?" dedigimde "benim yerim senin yanin, sen gelmezsen ben gelirim" dedi... Anladim ki o gece, en uzun kavgamiz yatış saatine kadar sürecek... Ve bence dogrusu da bu...Özen gösterdik o günden sonra, evin her yerinde kavga ettik, yatak odamiz haric..
>>>Kirsak da zaman zaman kalplerimizi, asla kin tutmadik birbirimize... >>>Toplum kurallariyla oynasaydik bu oyunu belki de 41 inci çift olacaktik o listede...
>>>Ama oyunun kurallarini biz koyduk... Nede olsa bizim oyunumuzdu, oynanan...
>>>Evlilik; hesapsiz içine dalinmasi gereken bir oyun bence... Topluma kulaklarini tikayarak hemde... Ne benim, ne de bizim sözlerimizle... Sadece gönlünüzden geçtigince... Dedigi gibi Ataol Behramoglu' nun; >>>"...Yasadiklarimdan ögrendigim bir sey var: Yasadin mi büyük yasayacaksin, irmaklara, göge, bütün evrene karisircasina. Çünkü ömür dedigimiz sey, hayata sunulmus bir armagandir.
>>>Ve hayat, sunulmus bir armagandir insana..."
>>>CAN DÜNDAR
>>>Hayat kisa gelen bir battaniye gibidir.
>>>Yukari cekersin ayak parmaklarin isyan eder.
>>>Asagi cekersin omuzlarin titrer.
>>>Ama yine de, neseli insanlar dizlerini karinlarina ceker, rahat bir uyku uyumayi basarir.

1 yorum:

tugbatugba dedi ki...

ÇOK GÜZEL BİR YAZIYDI HELE BENIM İÇİN İYİ OLDU BU YAZIYI OKUMAK...